Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | yağmur yağmak | rain f. | ||
It would be absurd to deny that it is raining outside. Dışarıda yağmur yağdığını inkar etmek saçma olur. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | yağmur yağmak | shower f. | ||
Judging from the look of the sky, we might have a shower before nightfall. Gökyüzüne bakılırsa, akşam olmadan bir sağanak yağmur yağabilir. More Sentences |
||||
Genel | yağmur yağmak | rain down f. | ||
British Slang | ||||
İngiliz Argosu | yağmur yağmak | piddle it down f. |